Giyilebilir teknoloji kavramı da yavaş yavaş hayatımıza girmeye başladı. Bilim kurgu filmleri, giyilebilir teknoloji cihazlarıyla hayal dünyamızı renklendiriyordu. Geçtiğimiz yıllarda seyrettiğimiz birçok filmde hayal olan teknolojik cihazlar artık gerçek dünyada yavaş yavaş karşımıza çıkmaya başladı.
Günümüz dünyasında gözümüz, kulağımız, elimiz veya vücudumuz bu teknolojilere adapte edilmeye çalışılıyor.
Peki, nedir bu giyilebilir teknoloji?
Son dönemde Akıllı Gözlük, Akıllı Saat, Akıllı bileklik ve benzeri teknolojileri görmeye başladık. Özellikle Google Glass, hayal dünyamızı büyük bir oranda gerçeğe taşımaya başladı.
Evet, artık teknolojiyi vücudumuza giyiniyoruz!
Google’dan Apple’a kadar birçok firma vücudumuza veya bir parçasına hitap edebilen teknolojiler üretmeye başladılar. Bir akıllı bileklik ile yürüdüğümüz veya spor yaptığımız zaman harita üzerinden kat ettiğimiz mesafeyi görebiliyor, yaktığımız kaloriye kadar hesap edebiliyoruz.
Google Glass ile yolda yürürken gözümüzün önünde harita açılıyor, navigasyon olarak kullanabiliyoruz. Hatta gördüğümüz bir manzarayı anında Tweet atıp, arkadaşlarımızla paylaşabilir bir hale geldik.
- Google, akıllı gözlüğü ile sesle kontrol edilen ve günün her saati sizinle birlikte hareket eden, kamera kaydı yapabilen bir cihazla karşımıza çıktı.
- Sony, Smart Wach ile insanlara giyilebilir teknolojilerin bir saate adapte edilerek, hayatı ne kadar kolaylaştırabileceğini gösteriyor.
- Samsung ise Galaxy Watch isimli ürünü ile bizlerin karşısına alternatif olarak çıkıyor.
- Apple da bir yandan NFC teknolojisini kullanarak Apple ürünlerini uzaktan kontrol edebilme ve bildirimleri iletme gibi özellikleri ile dikkat çekiyor.
- Diğer bir yandan akıllı yüzükler ve diğer giyilebilir teknolojileri görüyoruz.
Giyilebilir teknoloji; teknolojiyi vücudumuzla bütünleşmiş edebilmek ve adından da anlaşılabileceği gibi vücudumuza giyebilmeyi sağlayan bir teknoloji…
Bu teknolojinin hayatımızı ne kadar kolaylaştıracağı halen daha tartışılırken, giyilebilir teknoloji kavramı kendini yenileyerek karşımıza çıkıyor.
Aslında giyilebilir teknoloji bir devrim!
Maalesef ki bu devrimi yanlış anlıyoruz. Mesele cihazları cebimizde ya da çantamızda taşımak değil, mesele cihazlar ya da yaptıkları iş de değil, giyilebilir teknoloji, bu cihazların insanların üzerlerine giyilerek, takılarak veya çıkartılarak, İnternet ve bilgisayarlarla olan ilişkimizin boyuta taşınasından ibaret!
Flying Fingers ise bu teknolojilerden bir tanesi…
Flying Fingers’i bence öne çıkartan en önemli özelliği bir Türk firması olan MK Teknoloji tarafından tasarlanarak, dünyaya sunulması!
Flying Fingers, Türkçe olarak “Uçan Parmaklar” manasına geliyor. Aslında Flying Fingers giyilebilir bir kablosuz fare!
Eldivene benzer bir tasarımla karşımıza gelen Flying Fingers, elinize takılarak bilgisayar, akıllı televizyon gibi cihazları elinizle havada kontrol edebilme imkânı sağlıyor.
Aslında her şey parmaklarınızın ucunda…
Flying Fingers ile el hareketleriniz, fare imlecini yönlendiren komutlara dönüştürüyor ve parmak uçlarındaki butonlar sayesinde de tıklama yapabiliyorsunuz. Üstelik bir yüzeye ihtiyaç da duymuyorsunuz.
Flying Fingers konsepti daha önce de birçok firma tarafından düşünülmüş. Ancak ilk defa bir Türk firması olan MK Teknoloji ile dünyaya sunuldu.
Kablosuz fareler ilk çıktığında ne kadar heyecanlanmıştık değil mi?
Flying Fingers ile de aynı heyecanı hissediyoruz. Flying Fingers, kablosuz fare konusunda ezber bozan bir teknoloji ile karşımıza çıkıyor.
Kullanım alanlarına baktığımız zaman, Smart TV ve akıllı tahtalardan tutun da sunum veya oyunlara kadar birçok noktada düşünülebilir. Geleneksel fare ya da sunumlarda kullanılan pointer’a kıyasla kullanıcılarına pek çok avantaj getiriyor.
Flying Fingers üzerindeki sol, sağ tıklama ve scrool özellikleri de bir farenin yaptığı her işi yapabiliyor.
PC oyunları ve özellikle de FPS tarzında oyunları sevenlere yönelik olarak da yepyeni bir deneyim sağlayacağını rahatlıkla söyleyebilirim.
Evet, bir oyun içerisinde elinizi kaldırıp, karşıdaki düşmana parmaklarınızla ateş edebilme deneyimi artık gerçek oldu!
Diğer bir yandan da fare kullanımının getirdiği bazı dezevantajları da ortadan kaldırabiliyor. Bunlardan bir tanesi Karpel Tünel dediğimiz hastalık! Bilekteki kasları sıkıştırmasından kaynaklanan kaynaklanan karpel tünel sendromu adlı hastalığı olanlar veya bu hastalığa karşı önlem almak isteyenler için Flying Fingers iyi bir çözüm!
Flying Fingers’ın bir diğer özelliği de su geçirmez olması
Flying Fingers, silikon bir gövde ile karşımıza çıkıyor. Gövdesinin esnekliği sayesinde de elinize rahatça uyum sağlayabiliyor. Üç farklı boyutta üretilen Flying Fingers’ı teknoloji marketlerinde deneyimleyerek satın alabilirsiniz.
Aynı zamanda Flying Fingers 5 farklı renk seçeneği ile karşımıza çıkıyor.
Üzerindeki cırt cırtlarla bağlanan Flying Fingers, bütün işletim sistemleri ile uyumlu olarak çalışıyor. Herhangi bir sürücü kurmanıza da gerek kalmadan, bilgisayarlarınız, akıllı televizyonlarınız cihazı rahatlıkla tanıyabiliyor.
Beyaz, Siyah, Kırmızı, Sarı ve Mavi renk seçenekleri ile karşımıza çıkan Flying Fingers, el ölçülerinize göre Small, Medium ve Large ölçülerinde satılmakta. Flying Fingers.co İnternet sayfasına girerek, elinizin ölçülerine uyumlu olan modeli seçebilirsiniz.