Twitter ve Youtube Neden Bilgi Paylaşmıyor? -2

twitter-saldiriYazımın birinci bölümünde konuya iyi bir giriş yaptığımızı düşünüyorum. İkinci bölümü ile kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Siber suçlar işleniyor, peki suçluları nasıl yakalayacağız?

İşte bu noktada ülkemizin ve dünyada bizim gibi ülkelerin bilgi paylaşımına ihtiyacı var.  Adamın biri size sokağın ortasında küfür etse ne yapardınız? Gücünüz yetiyorsa döversiniz… Yetmiyorsa? Polise başvurur, mağdur olduğunuzu anlatır, sonrasında da mahkemeye tanıklarınız ile birlikte giderdiniz. Pe ki mahkeme ne yapıyor? Olayı araştırıyor, tanıkları dinliyor. Kanun maddelerine bakıyor. Ardından da suçun işlendiğine kanaat getirerek (deliller vs…) adamı suçlu ya da suçsuz buluyor.

Aynı durum İnternet dünyası için de geçerli…

Birilerinin sokak ortasında size küfür etmesi özgürlük değildir! Birilerinin İnternet dünyası üzerinde de size küfür etmesi özgürlük değildir!

Birileri sizin özel hayatınızı, özel fotoğraflarınızı Twitter üzerinde paylaşıyorsa bu suçtur! Suç olmalıdır! Aynen gerçek dünyadaki gibi değil mi?

Gerçek dünyada sokakta birisi bize küfür ettiği zaman mahkeme sokağı mı kapatıyor? Bu da tartışılması gereken bir konu…

Olay Twitter ya da Youtube gibi bir platformda paylaşıldığı zaman, mahkemeler önce Twitter’dan kişisel bilgi paylaşmasını istiyor! Fakat onlar mahkemelerimizin bu taleplerine cevap vermiyor. (Açıklamaları bu şekilde okuyoruz)

Bizler de Twitter gibi platformların bilgi paylaşmamasını kötüye kullanıyoruz. Küfür ediyoruz, suç işliyoruz, sahte hesaplarla kendi adımıza söyleyemediğimiz şeyleri söylüyoruz… Klavye delikanlılığı yapıyoruz! İşi “özgürlük” kisvesi altında saklıyoruz!

Sonuç olarak, ip adresi gibi kişisel bilgiler mahkemelerle paylaşılmadığı için suçlu bulunamıyor! Fakat altını çizmekte yarar görüyorum. Bu platformlara kişisel olarak başvurursanız (başvuru formları var) kişilik hakları ve benzeri durumlarda paylaşımları kaldırabiliyorlar. 

Bu platformlar Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin kişisel bilgi istekleri yerine getirilmiyor. Hâkim ne yapsın? (Mevcut kanunlara göre davranmak zorundalar. Keyfe keder karar mı verecekler?) Kapatın diyerek,  ilgili İnternet sayfası hakkında “kapatma kararı” çıkartılıyor.

Türkiye’ye, sanal ortamda işlenen suçların aydınlatılması için talep ettiği bilgi vermiyor. Bu nedenle sanal ortamda işlenen birçok suç, ‘faili meçhul’ olarak kalıyor.

Şimdi diyeceksiniz ki, koskoca Twitter! Bizim mahkemeleri mi tanıyacak? 

Bu nokta tartışılır elbette, Unutulmaması gereken konu Twitter bir Amerikan şirketi, Amerikan mahkemelerini tanıyor! Aslında onlar bütün dünya mahkemelerini tanıyor. Amerikan kanunlarına ve kendi kurallarına uygun hareket ettiğiniz zaman cevap veriyorlar. Bir kısmına da  bilgi veriyor. Ülkelerden gelen istek ve talepleri, şeffaflık raporlarında yayınlamıyorlar mı? Onların bağlı oldukları kurallara uygun her isteğe cevap veriyorlar.

İki yıl önce, Twitter Fransa’ya kullanıcı bilgisi vermeyi kabul ettiği olayı örnek olarak vermek istiyorum. 

Twitter, 2 yıl önce Fransa’nın isteği üzerine, Yahudi karşıtlığını körükleyen 350 bin tweeti silmişti. Evet yanlış duymadınız. İki yıl önce, Twitter’da, “unbonjuif” (iyi bir Yahudi) etiketiyle Yahudi karşıtı bir kampanya başlatılmıştı. Yahudiler hedef olarak gösterilmiş ve çeşitli hakaretlere maruz kaldılar. 

Sonrasında Fransa’dan bir dava açıldı! Twitter’a bu Tweet’leri atan kişilerin kimliğinin açıklanması yönünde bilgi talebinde bulunuldu. Bu noktada atılan Tweetlerin de nefret suçu kapsamında yargılanması istenilerek kaldırılma talebi iletildi.

Twitter’da Fransız mahkemeleri hakaret edenlerin isimleri açıklaması için 15 gün süre verilmişti. Twitter tam 2 ay dayandı. İsimleri vermedi. Fakat bunun üzerine Twitter’a 38 milyon avroluk bir tazminat davası açıldı…

Kısacası Twitter’dan 350 bin tweet silindi ve mahkemeler kişisel bilgileri istedi. 

Gerçi 2 yıl önceki Twitter ile şimdiki Twitter arasında dağlar kadar fark var. Onlar şimdi daha da güçlüler… Tabi, Twitter’ın  Paris’te resmi ofis açmış olması da Twitter’ı bu konuda zorlayan sebeplerden biri oldu.

Diğer bir yandan da Youtube’a bakın, OBAMA ile dalga geçilen birçok video var. Fakat onlar bunu ifade özgürlüğü ile  tanımlayabiliyorlar. Bizde ise devlet görevlileri ile dalga geçmek suç unsuru değil mi? Şimdi bizim devlet görevlileri ile dalga geçilen bir video var “kardeşim bunu kaldır, üstüne üstlük yükleyen kişinin ip adresini ver!” Dediğiniz zaman neden bize kişisel bilgi vermediklerini görebilirsiniz.

Facebook’ta en çok kullanıcısı olan ülkeler arasında 6. sıradayız! Neden bizi tanımasın? Markalarımız yüz binlerce lira reklam satın alımı yapıyor bu platformlarda…

Diğer ülkelere bilgi vermiyor mu?

Onların da kanunları var! Evet, onların tabi oldukları kanunlar var! Bunlardan bir tanesi de “Uluslararası Siber Suç Sözleşmeleri”

Türkiye, bir süre önce Avrupa Konseyi Siber Suç Sözleşmesi’ne imza attı! 

İmza attık da, bu sözleşmenin gerektirdiği “kişisel bilgilerin korunması” ile ilgili ve diğer bazı noktalarda eksiğimiz var. Bu noktada halen daha adım atılmış değil. Daha doğrusu atılan adımlar taslaktan öteye geçmedi!

Sözleşme kapsamında başta Türk Ceza Kanunu olmak üzere mevzuatta öngörülen değişiklikler kanunlaştırılmış değil…

Hatırlarsanız bir süre önce üst düzey devlet yetkililerinin konuşması Youtube üzerinde yayınlandı. Bu işin siyasi tarafını bir kenara koyalım. Zaten sık sık tartışıyoruz. Bu işin bir de devlet tarafına bakın! Rezaleti kimse görmüyor mu? Koskoca devletsin ve üst düzey bir toplantıyı dinlemişler! Üstüne üstlük senin toplantıda konuştuklarını Youtube’a yükleyip tüm dünyaya dinlettiler…

Devletin başında X yerine, Y kişisi olsa durum farklı mı olurdu? Devlet bu videoyu kaldırmayı, yükleyeni bulmayı ve cezalandırmayı istemez miydi?

Peki gündem?

Gündem malumunuz Başbakan’ın işaret ettiği paralel yapıların dinleme skandalları ile inledi! Bu ses kayıtlarını Youtube’a yükleyenleri yakalamak istiyorlar. Peki Youtube, Twitter bilgi vermezse nasıl bulabilirler?

Bugüne kadar Twitter, Youtube ve Google gibi İnternet sitelerinden yüzlerce kez içerik kaldırma talebi ve bilgi paylaşımı istendi. Şikayetlerin %91’inde sebep ise müstehcenlik!

İşin “müstehcenlik” tarafını tartışmaya açmıyorum.  Yoksa bu uzun yazının sonu hiç gelmez… Tartışmak isteyenleri “Yasaklasak da mı saklasak…” yazımdaki yorum kutucuklarına davet ediyorum…

devamı bir sonraki yazımda…

“Twitter ve Youtube Neden Bilgi Paylaşmıyor? -2” üzerine 2 yorum

  1. Hocam bence buradaki sorun birazda bizim kafa yapımızdan kaynaklanıyor. Yazındaki her şeye katılıyorum ama yarın beğenmediğimiz bir paylaşımı da kaldırtmak isteyeceğimizden adım gibi eminim. Yani temsilcilik olması bir şeyi çözmez

    Yanıtla
  2. kimseye bulasip tahrik etmezsen kimse de sana kufur etmez. bana neden kufur etmiyorlar durduk yere sen millete bulasir tahrik eder kufuru de yersen yediginle kalirsin ve kalman gerekir

    Yanıtla

Yorum yapın